EFES MÜZESİ Selçuk ilçesi içerisinde bulunan ve ülkemizin en zengin ve modern müzelerinden biri olan Efes Müzesi, çevrenin arkeolojik zenginliklerini sergilemek üzere, zamanın Eski Eserler ve Müzeler Genel Müfettişi Aziz Oğan ile İzmir Valisi Kazım DİRİK'in öncülüğünde 1929 yılında ilk defa bir depo olarak kurulmuştur. Ancak zamanla, Efes Harabeleri'nden her yıl çıkarılan yüzlerce eser ve bunları ziyarete gelen çok sayıdaki turistin ihtiyacına cevap verebilmek üzere büyük ve modern bir müze kurulmasına gereksinim duyulmuştur.Efes'te kazı yapan Avusturya heyetinin de yardımlarıyla 1964 yılında yeni bir müze hizmete açılmıştır. Müze, günümüzdeki haliyle30 Temmuz 1976 tarihinde hizmete girmiştir. Müzede teşhir edilen eserler, Efes Harabeleri St.Jean Kilisesi ,Belevi Anıt Mezarı’nda yapılan kazılarda bulunan Miken, Arkaik, Hellenistik, Roma ve Bizans ve Türk dönemlerine ait parçalardır.Ülkemizin en önemli müzesi olan " Topkapı Müzesi " nden sonra ikinci sırayı alan Efes Müzesi'nde bugün 8 bin 352 arkeolojik eser,1092 etnografik eser ve 17 bin 143 sikke olmak üzere toplam 26 bin 587 eser, aşağıdaki düzende sergilenmektedir. Yamaç Evler ve Ev Buluntuları Salonu: Müzenin birinci salonunda son 50 yıl içinde kazılıp ortaya çıkarılan Yamaç Evlerde bulunan ve çoğunluğu Roma Çağı'na ait eserler sergilenmektedir. Solda evlerin plan ve kazı fotoğrafları, birinci vitrinde tıp ve kozmetik ile ilgili eserler vardır. İkinci vitrinde günlük yaşamda ev içinde kullanılan eşyalar yer alır. Bunlardan cam tepsi en ilginç olanıdır. Tam karşıda bir ev köşesinden getirilen freskli duvardaki niş içinde Avcı Artemis Heykeli ve sol yanında Sokrates Başı ve Freski yer alır. Salonun sağ kısmında İmparator Marcus Aurelius büstü ile Bereket Tanrısı Bes'in heykelcikleri yer alır. Müzenin en önemli eserlerinden üçü salonun ortasında sunulmaktadır. Bunlardan biri M.S. 2. y.y.’a tarihlendirilen Yunus üstündeki Eros’tur. Diğeri Mısırlı Rahip heykelidir. Sonuncusu da ünlü Lysippos’un Eros heykeli başının Roma Devri’ndeki kopyasıdır. Çeşme Buluntuları Salonu: Efes’te bulunan Pollio, Trajan, Laecanus çeşmelerinde yapılan kazılarda çıkarılan eserler bu salonda sergilenmektedir. Girişin hemen solunda tanrı Zeus’un büstü ve tanrıça Aphrodit heykeli yer alır. Salonun ortasında ise “Dinlenen Savaşçı” heykeli vardır. Sol tarafta Pollio Çeşmesi’ni süsleyen “Odysseus-Polyphemos” heykel grubu bulunmaktadır. Bu grubun karşısındaki heykeller Trajan Çeşmesi’ne aittir. Bunlardan ilki bir ağaç kütüğüne yaslanmış durumdaki Dionysos’dur. Diğer heykeller, uzanmış Satiros, göbeği üzerinde istiridye kabuğu taşıyan Aphrodit ve Androklos ile köpeğidir. Salonun sağ tarafında ise bir dizi büst yer alır. Bunları da Laecanus Bassus Çeşmesi’nde bulunan heykeller takip eder. Yeni Buluntular Salonu: Yeni bulunan eserlerin bir bölümü, bir-iki yıl süreyle burada teşhir edilmektedir. Girişin hemen sağındaki vitrinde genellikle Hıristiyanlık Dönemi’ne ait Bizans buluntuları vardır. Salonun sağ kısmında sikke ve ziynet eşyaları sergilenmektedir. Efes sikkelerinin Roma Devri’ne kadar ön yüzlerinde Efes’in sembolü arı, arka yüzünde ise Artemis’in kutsal geyiği resmedilmiştir. Roma Devri’nde ise ön yüzde imparator ve yakınlarının veya sembollerinin resimleri vardır. Sol duvarda asılı olan maskeler tiyatroda bulunmuştur. Tiyatroda kullanılan maskeler deri veya tahtadandır. Taştan olan bu maskeler dekoratif olarak kullanılmıştır. Aynı duvarda bir Efes kandilinin yapımı çizimlerle gösterilmiştir. Maskeli Eros, amphoralar, Eros figürü, Aphrodit heykeli, çeşitli büstler ve komedi yazarı Menander’in büstü salonun önemli eserlerindendir. Salonda tek değişmeyen eser Yamaç Evler’de bulunan fildişi frizdir. Frizde Trajan’ın doğulu barbarlar ile yaptığı savaş ve hazırlıkları üç bölüm halinde gösterilmiştir. Bahçe: Müzeye, yöre mimarisine uygun güzel bir bahçe yapılmıştır. Bahçenin sağ tarafında lahitler, mezarlar,sunaklar ve yazıtlar bulunur. M.S.2.yüzyıla ait olan lahitin özellikle süslemeleri hayli ilginçtir. Lahitin etrafı Muza figürleriyle bezenmiştir. Kapağındaki yazıta göre Bizans devrinde tekrar kullanılmıştır. Bahçenin batı duvarında mezar ve adak taşları sergilenir. Ortadaki güneş saati yarım daire şeklinde bir zaman skalasından oluşur. Mezar Buluntuları Salonu: Bahçeden de girişi olan bu salonda mezar buluntuları teşhir edilmektedir. Sağ duvardaki çizimlerde Anadolu’daki gömme adetleri gösterilmektedir. Soldaki ilk vitrinde St. John Kilisesi’nin önünde bulunan bir Miken mezarından çıkartılan küçük eşyalar, M.Ö. 14. ve 13. y.y.’a tarihlendirilmiş olup, Efes tarihinin Androklos’tan önce başladığını ispatladığı için önemlidir. Diğer vitrinde Efes ve civarındaki mezarlardan çıkartılmış cam eşyalar teşhir edilmektedir. Birçok lahit ve ostateklerin yer aldığı salonun sonunda mezar taşları yer almaktadır. Artemis Salonu: Burada Artemis heykelleri ve Artemis ile ilgili buluntular sergilenmektedir. Birbirinden güzel iki Artemis heykeli şöhretlerine uygun bir şekilde ziyaretçilere sunulmaktadır; bunlar prythaneionda tesadüfen bulunmuş ve M.S. 1. yüzyıla tarihlendirilmişlerdir. Soldaki heykele “Büyük Artemis”, karşısındakine de “Güzel Artemis” adları verilmiştir. Vitrinlerde Artemis Tapınağı’ndan çıkarılan buluntular sergilenmektedir. Artemis Tapınağı sunağını süsleyen dört atlı arabanın atlarından biri de bu salondadır. İmparator Kültü ve Portreleri Salonu: Bu salonda genellikle imparatorlar ve onların aile fertlerine ait büstler görülmektedir. Dikkati çeken en önemli nokta bazı büstlerin alınlarına haç çizilmiş olmasıdır. Bu işaretler erken Hristiyan döneme ait olmalıdır. Artemis Salonu tarafındaki girişin hemen sağındaki heykel, konsül Stephanos’a aittir. Sol tarafta Hadrian Tapınağı resminin iki yanında aynı tapınağın orijinal frizleri görülmektedir. Ortada bulunan sunak, Domitian Tapınağı’na ait olup üç tarafı frizlidir. Salonun çıkışında, İmparator Domitian’ın dev heykeline ait parçalar bulunmaktadır. Ayrıca Augustus ve karısı Livia’nın heykelleri ve Partlar Anıtı’nın bazı parçaları bu salonu süslemektedir.
|